Akıllı telefonlar, fitness takip cihazları, akıllı saatler veya göğüs kayışları günün her saatinde kalp atış hızı izlemeyi mümkün kılıyor. Ritminizi izlemek sadece egzersiz düzeninizi iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda atriyal fibrilasyon gibi potansiyel hayat tehdidi oluşturabilecek durumları da tespit edebilmenizi sağlıyor. Bu cihazların nasıl çalıştıklarını; doğruluklarını, güçlü ve zayıf yönlerini, verdiği bilgilerin size gerçekten fayda sağlayıp sağlamayacağını öğrenmek için okumaya devam edin.
Kalp Atış Hızı (Nabız) Ölçerler
Elektrokardiyogramlar (EKG’ler) kalp atış hızını ölçmede altın standarttır. Fakat genelde klinik bir ortamda uygulandıkları için, yalnızca o anki kalp atış hızınızın anlık görüntüsünü sağlarlar.
Günümüzde akıllı telefonlarımızı kalp atış hızı monitörlerine çevirdiğini iddia eden uygulamalar var ve bu özelliği dahili olarak bulunduran giyilebilir teknolojiler olarak akıllı saatler mevcut.
Bu olanaklar kalp atış hızınızı istediğiniz yerde ve zamanda ölçebilmeyi mümkün hale getiriyor. Atış hızını ölçmek fitness düzeninizi en iyi seviyeye çıkarmanıza yardımcı olabiliyor ya da atriyal fibrilasyon gibi kalp rahatsızlıklarını tespit edebiliyor.
Peki bu cihazların ölçümleri ne kadar doğru ve siz de bir tane kullanmalı mısınız?
Fotopletismografi Nedir?
Söylemesi zor bir kelime olmasının yanında fotopletismografi (PPG) kalp atış hızını ölçmenin bir yöntemidir.
Cildin bir parçası üzerine ışık gönderilir ve bir ışık sensörü kullanılarak yansıma ölçülür. Işığın dağılma şekli ve dolayısıyla yansıyan ışık miktarı, cildin altındaki kan akışına bağlıdır ve akış nabzınıza bağlı olarak değişir. Bu değişiklikleri tespit eden algoritmalar yansıyan ışığın dalgalanmasına bağlı olarak kalp atış hızınızı tahmin edebilir.
Daha önce hastaneye gittiğinizde kalp atış hızınız kulak, el veya ayak parmağınıza takılan bir klipsle ölçülmüşse, işte bu klipsler PPG kullanır.
Akıllı Telefonlarda PPG Kalp Atış Hızı Monitörü Kullanımı
Söz konusu telefonunuz olduğunda, flaşınız bir ışık kaynağı, kameranız ise sensör görevi görür.
Uygulamalar iki tür PPG kullanır: temaslı ve temassız. Temaslı olarak kullanırken parmağınızı doğrudan kameranın üzerine yerleştirirsiniz, temassız için ise uygulamalar kamerayı yüzünüze doğru tutmanızı ister.
Geçmiş yıllarda yapılan bir çalışmada ikisi temaslı ikisi temassız olmak üzere dört uygulama test edildi. Uygulamaların belirlediği ölçüm, tıbbi olarak onaylanmış profesyonel cihazların sonuçlarıyla karşılaştırıldı.
Temaslı PPG uygulamaları, temassız olanlara kıyasla daha doğruydu. Hatta “Heart Fitness” adı verilen bir uygulama özellikle profesyonel sonuçlarla karşılaştırıldığında etkileyici sonuçlar verdi. Fakat aynı donanımı kullanan bu uygulamaların farklı sonuçlar üretiyor olması gerçeği önemli bir sorunu vurguluyor.
Zürih Kalp Kliniği kardiyoloğu ve bu çalışmanın yazarı Dr. Christophe Wyss’e göre “Temaslı uygulamalardaki performans farkının sebebi muhtemelen uygulamanın kalp atışı hesaplama algoritmasına bağlı, bu algoritmalar ticari amaçlar sebebiyle gizli kalıyor.”
“Bu demek oluyor ki; altta yatan teknolojinin bir uygulamada çalışıyor olması başka bir uygulamada da çalışacağı anlamına gelmiyor ve tüm temaslı kalp atış hızı uygulamalarının doğru olduğunu varsayamıyoruz.”
Benim en popüler uygulamalardan üçü ile yaptığım kesinlikle bilimsel olmayan bir test de aynı sonucu gösterdi. Bir uygulama sürekli olarak diğer iki uygulamaya kıyasla dakikada ortalama 10 atış (BPM) daha yüksek sonuçlar verdi. Profesyonel ekipmanlarla test etmeden hangi rakamların daha doğru olduğunu belirlemek imkansız.
Kalp atış hızı ölçüm uygulamanızı kendiniz test etmek ister misiniz?
Aslında bu uygulamalara kalp atış hızı ölçen uygulamalar demenin bile yanıltıcı olduğu tartışılabilir. Tıbbi cihaz değillerdir ve düzenlemelere tabi tutulmazlar, bu da tüketiciler için bu uygulamaların doğruluğunu ölçmeyi zorlaştırır.
Doğruluk sorunları bir yana, bütün gün boyunca kalp ritminizi takip etmenin somut bir faydası da olmayabilir.
Detroit’te Henry Ford Hastanesi’nde bir klinik egzersiz fizyoloğu olan Clinton Brawner’a göre: “Tipik bir insan için gün boyunca kalp ritmini izlemek… bazı kullanıcıların ilginç bulacağı rakamlar sağlamanın dışında bunun nasıl faydalı olabileceğini söyleyen bir araştırma yok.”
Ancak daha faydalı olabilecek başka bir yöntem de var.
Akıllı Saatlerle Kalp Atış Hızı İzleme
Günümüzde neredeyse tüm akıllı saatler ve fitness takip cihazları yerleşik olarak PPG ölçüm yöntemlerini kullananan kalp ritmi monitörlerine sahip.
Akıllı telefonunuzun aksine, ışıklar ve optik sensörler kalp atış hızınızı ölçmek için özellikle dizayn ediliyor ve farklı dalga boylarındaki ışıklar gibi doğruluğu arttırması gereken daha gelişmiş teknolojiler içeriyor.
Bu konuda Apple öncülük ediyor gibi görünüyor. Geçen yıllarda yayınlanan bir araştırma, Apple Watch’un Mio Fuse ile birlikte en doğru ölçümleri yapan cihazlardan biri olduğunu gösterdi.
Apple Watch 4 ilk kez piyasaya sürüldüğünde FDA atriyal fibrilasyonu tespit etmek için kalp atış hızı sensörlerini kullanan iki uygulamayı ikinci sınıf medikal cihazlar olarak onaylamıştı.
Akıllı saatlerin telefonlara göre en önemli avantajı taktığınızda ciltle sürekli temas halinde olabilmeleri, bu nedenle özellikle bir işlem yapmanıza gerek kalmadan kalp atış hızınızı ölçülebiliyorsunuz. Bu sürekli ölçümler ara sıra yaşanabilen düzensiz kalp atış hızlarını da tespit etmeye yardımcı oluyor.
Akıllı saat kullanarak kalp atış hızı izlemenin en büyük dezavantajı ise PPG izleme yönteminin insanların hareket ediyor olmasıyla mücadele etmek zorunda kalması. The Conversation’a göre kalp ritminin sebep olduğu ışık yansımasındaki değişiklik genellikle %2 civarında. Fakat fazla hareketli olmak ışığın koşullarında çok daha fazla değişiklik yaratıyor, böylece kanınızın yarattığı değişim maskeleniyor ve bazı zamanlarda kalp ritminizi doğru ölçmek neredeyse imkansız hale geliyor. Algoritmalar yalnızca bozulmuş sinyali hesaba katabilmek için pek çok yöntem uygulayabiliyorlar.
Bu nedenle bileğe takılan kalp atış hızı monitörlerinin doğruluk oranını araştıran her çalışma hareket artışı ve kalp ritmi doğruluğu azalması arasında anlamlı bir ilişki buluyor.
Bu konudaki en bariz sorun pek çok insanın bolca hareket içeren egzersizler sırasında kalp atışını izlemek için akıllı saat satın alıyor olması. Bu durum özellikle saat bileğinize tam olarak oturmazsa ya da küçük bilekli kişiler büyük saatler kullanıyorsa bir sorun yaratabiliyor.
Fitbit ve Garmin gibi markalar doğru okumayı garanti edemediklerini ve saat ve izleyicilerinin tıbbi cihazlar olmadığını vurguluyor, fakat bu durum Fitbit kalp atış hızı monitörlerinin “çoğunlukla yanlış ölçtüğünü ve sık sık hiç ölçüm yapamadığını” savunan bir davaya maruz kalmasını engelleyemedi.
MyTherapy Blog’da ilginizi çekebilecek diğer post’lar:
- Nabız Ölçerler ve Kalp Atış Hızı Sağlığınızla İlgili Ne Anlatıyor?
- Kolesterolü Düşürme ve Kalp Sağlığını İyileştirmede Egzersizin Rolü
Sonuç olarak donanım ve algoritmalar ne kadar gelişmiş olursa olsun PPG izleme yöntemi temelinde kısıtlı bir yöntemdir. Kısıtlamalar çoğu zaman açıkça belirtilir ve ironik bir şekilde insanlar yine bu sebeple bu cihazları alırlar: egzersiz.
Sorunun bir kısmı ise PPG izlemenin doğrudan kalbin ne yaptığını ölçememesidir. Ancak giyilebilir bir başka cihaz bunu yapabiliyor.
Göğüs Kemeri Kalp Monitörü
PPG monitörleri kan akışını belirlemek için ışığı kullanırken, göğüs kayışları kalbinizin her atışında ilettiği elektriksel uyarıları ölçmek için elektrokardiyografi kullanır. Bu kemerler yıllardır mevcuttur ve saatler kadar rahat olmasalar da doğruluk konusunda kendilerini kanıtlamışlardır.
2017’de yapılan bir çalışmada, profesyonel bir EKG ile kıyaslandığında bir göğüs kemerinin (Polar H7) tüm egzersiz koşullarıyla birlikte %99,6 oranla doğru ölçüm yaptığı bulundu.
Test edilen saatlerin ve optik sensör kullanan bir kol bandının doğruluk oranı %92 (Apple Watch) ve %67 (Fitbit Blaze) arasında değişiyordu.
Göğüs kayışları cildinize oturan bir elektrot pede ve akıllı telefonunuza bilgi göndermek için bir vericiye sahiptir.
En büyük soru, profesyonel bir sporcu değilseniz, bu kadar yüksek doğruluk oranına ihtiyacınız olup olmadığı ve bu verilerin sizin fitness düzeninize katkısının olup olmadığıdır.
Maksimum kalp atış hızınızın kaç olması gerektiğini gösteren yaygın kullanılan bir yöntem (220 eksi yaşınız) ve farklı yoğunluklara sahip egzersizler sırasında kalp atış hızınızın hangi aralıklarda olması gerektiğini hesaplayan yaygın yöntemler var. Fakat bunun gerçekte ne kadar önemli olduğu geniş ölçüde tartışılıyor. İngiltere St Mary Üniversitesi spor, sağlık ve uygulamalı bilim okulu başkanı Profesör John Brewer, The Guardian’a şunları söyledi: “220 eksi yaşınız teorisinde temel bir kusur var. Bu ölçüm hatalı bir fitness ölçümü, yaklaşık bir hesaplama. Yaşlı ve formda kişiler için maksimum kalp atış hızının yanlış ölçülmesine sebebiyet verebiliyor.”
Egzersiz sırasında kalp atış hızını izlemek ve belirli aralıklarda tutmaya çalışmak bazı insanlar için diğerlerinden daha önemlidir. Eğer emin değilseniz, bir egzersiz fizyoloğu, kişisel antrenör veya doktorunuzla kendi durumunuz hakkında konuşun.
Bütün Bunlar Ne Anlama Geliyor?
Akıllı telefon veya giyilebilir cihaz kullanmanın ne kadar kullanışlı olduğu, bilgiyi ne için istediğinize bağlıdır.
Telefonunuz siz dinlenirken nispeten daha doğru veriler sağlayabilir. Fakat farklı uygulamalar tarafından sağlanan rakamlar önemli ölçüde farklılık gösterebilir, bu yüzden sonuçlara kesin olarak güvenmemek doğru olacaktır.
Akıllı saat bu işin bir adım ilerisidir ve sürekli izleme yeteneği sayesinde düzensiz kalp atışlarının tespit edilebilmesini sağlar. Apple Watch uygulamaları bu amaçla FDA tarafından onaylandı, diğer şirketler de bu sürece katılmaya çalışıyor.
Atriyal fibrilasyon rahatsızlığı genellikle belirtilerin az olması sebebiyle tespit edilemediği için, evde kalp atış hızı monitörlerinin tartışmasız en önemli kullanım yolu bu olabilir. Atriyal fibrilasyon ile yaşayan insanların genel nüfusa kıyasla felç geçirme oranı beş kat daha fazladır, bu yüzden tespit oranını arttırmak hayat kurtarıcı olacaktır.
Son olarak eğer egzersiz sırasında kalp atış hızınızı ölçme konusunda ciddiyseniz, özellikle yoğun hareketler içeren egzersizler için göğüs kayışları daha güvenilir bir seçenektir.
Tüketicilerin kalp atış hızı monitörlerinin güçlü ve zayıf yönlerinin, sınırlamalarının farkında olmaları önemlidir. Eğer siz de bir cihaz almayı düşünüyorsanız, yaşam tarzınıza ve ihtiyaçlarınıza göre hangisinin uygun olduğuna karar verebilirsiniz.
MyTherapy Blog’daki diğer makalelere bir göz atın: